Türkiye’nin First Lady’sinden kadınların tam potansiyelini ortaya çıkaracak reformlar çağrısı

Türkiye’nin First Lady’si Emine Erdoğan, kadınların tam potansiyelini ortaya çıkarmak için reformlara ihtiyaç olduğunu vurguladı.

İstanbul’daki 12. Boğaziçi Zirvesi’ne bir video mesajında, kadınların ekonomik ve siyasi olarak güçlendirilmesinin dünyada adaleti iyileştireceğini söyledi.

Uluslararası İşbirliği Platformu tarafından düzenlenen iki günlük zirve Pazartesi günü başladı.

Zirve, uluslararası ekonomik ilişkiler, İslami finans yatırımı, inovasyon ve havacılık sürdürülebilirliği dahil olmak üzere çok çeşitli konuları kapsayacak.

Emine Erdoğan, daha iyi bir dünya beklentisinin ekonomiden siyasete, kültürden çevreye birçok alanda çaba gerektiren çok boyutlu bir konu olduğunu vurguladı.

Salgın nedeniyle dünyada hızlı değişimler yaşandığını söyledi.

Bu hızlı değişim hayatın her alanında kendini gösteriyor ve geleceğin ne getireceğini beklemeyip, herkesin dürüstçe yaşayabilmesi için geleceği şekillendirmemiz gerekiyor” dedi.

Kadın hakları için mücadele zamanı

Lübnan eski Enformasyon Bakanı Manal Abdel Samad yaptığı konuşmada, salgının kadınları daha da kötüleştirdiğini ve istemeden cinsiyet eşitliğini tehlikeye attığını söyledi.

Oxfam raporuna atıfta bulunarak, kadınların dünya çapında 64 milyondan fazla işini kaybettiğini ve bunun 800 milyar dolar olduğunu söyledi.

Tüm küresel ekonomi zarar görecek. İkincisi, hükümetler toplumlarını hayati kamu hizmetlerini sağlamak için yeterli fondan yoksun bırakırsa, ilk kaybeden kadınlar olacaktır.”

Ayrıca kadın hakları için mücadele etmenin iyi bir zaman olduğunu ve dünyanın bu hedefe ulaşmak için vergileri ana araç olarak kullanabileceğini söyledi.

“Vergi politikaları, cinsiyetler arasındaki farkı ne ölçüde genişlettiğine bakılmaksızın, temel olarak ekonomik büyümeyi ve sürdürülebilir kalkınmayı teşvik eden yatırımları teşvik etmeyi amaçlıyor” dedi.

Aslında, vergilendirmedeki cinsiyet eşitsizliğinin genellikle her toplumdaki temel sosyal kalıpları ve inançları yansıttığını ekledi.

“Bunun anlamı, hiçbir ülkenin toplumdaki cinsiyet farkını kapatmadan kadınları iş hayatında ilerletemeyeceğidir.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir