Mülteci sorunu: Türkiye ve ötesi

Mülteci sorunu: Türkiye ve ötesi

Savaşlar, iç savaşlar, kuraklıklar ve yoksulluk genellikle büyük kitlesel göçlere neden olur. Birinci Dünya Savaşı’nın sonunda, Türkiye, parçalanmış Osmanlı İmparatorluğu’nun Balkanlar, Kafkaslar, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki kaybettiği topraklarından büyük bir mülteci dalgası aldı. Yüzlerce Türk ve Müslüman topluluk ile binlerce asker ve memur, bu tehlikeli yolculuktan sağ çıkarak İstanbul’a veya Anadolu’nun göbeğindeki diğer illere ulaşmayı başardı.

Romanya doğumlu Türk tarihçi Kemal Karpat’ın yerinde bir şekilde tanımladığı gibi, yeni ortaya çıkan Türk ulus devletinin ulusal kimliği, yalnızca Sultan II. Abdülhamid’in İslami ideolojisinin etkisi altında değil, aynı zamanda bu kitlesel göç dalgaları üzerinde de şekillenmiştir.

Osmanlı İmparatorluğu’nun eski topraklarında işlenen katliamlar ve mezalimler bu sütunda anlatılamayacak kadar çoktur. Sadece Balkanlar’da, İstanbul’a göçleri sırasında bir milyona yakın Müslüman’ın hayatını kaybettiği tahmin ediliyor. Bulgar çeteleri Balkanlar’da binlerce Müslümanı öldürürken, ele geçirilen İngiliz ordusu Mısır’da Osmanlı askerlerine işkence yaptı. Geri çekilme ve anavatana dönüş hikayesinde çok üzücü hatıralar var.

İkinci Dünya Savaşı sırasında Yahudilerin zulmü ve sürgünü ile Holokost’un ardından yeni kurulan Birleşmiş Milletler mülteci kriziyle Uluslararası Mülteci Hakları Bildirgesi aracılığıyla ilgilenmeye başladı. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) 1951 yılında mülteci krizini ele almak için kuruldu. Holokost’un korkunç anıları nedeniyle, Avrupa Birliği ülkeleri mültecilerin haklarına saygı duyuyor ve koruyor. Batı Avrupa ülkeleri eski sömürgelerinden mültecileri kabul etmeye başlayınca, bu insanlar Avrupa’nın yeni “öteki”si oldular. Son dönemde Suriye ve Afrika’dan gelen mülteci dalgalarına bakıldığında, bu ülkelerin çoğu mültecilere karşı cömert ve hoşgörülü bir tutum sergilememiştir.

Arap devrimlerinin patlak vermesiyle birlikte Suriye önce bir iç savaşa sürüklendi, ardından bölgesel ve küresel bir güç rekabeti savaş alanına dönüştü. İç savaşın kalıcı bir çatışma olduğu kanıtlandığında, on binlerce Arap, Kürt ve Türk Türkiye’ye göç etti. Bugün Türkiye’de 3.5 milyon Suriyeli mültecinin yaşadığı tahmin ediliyor.

READ  Merkel döneminde Türk-Alman ilişkilerinde neler değişti?

1989 yılında Turgut Özal’ın cumhurbaşkanlığı döneminde, Bulgaristan’da Todor Jivkov yönetimindeki Türklerin zulmü nedeniyle 360.000 Türk Bulgaristan’dan Türkiye’ye göç etti. 1990 Körfez Savaşı sırasında on binlerce Kürt, Irak lideri Saddam Hüseyin’in katliamlarından kaçmak için Türkiye’ye göç etti.

Yakın zamana kadar göç dalgalarının ana hedefi Türkiye değildi. Mülteciler ağırlıklı olarak Türkiye’yi Avrupa’ya geçiş yolu olarak kullandılar. Arap devrimlerinin patlak vermesiyle bölgesel konjonktür alt üst olurken, Türkiye Suriyeli mülteciler için ana sığınaklardan biri haline geldi.

Ne yapmamalısın?

Türk hükümetinin bu büyük mülteci dalgasını yönetmedeki başarısına rağmen, Suriyeli mülteciler Türkiye’deki ana sorunlardan birini oluşturuyor. Ancak bu sorunu mültecilerin haklarına saygı duyarak ele almak çok önemlidir. Bazı muhalefet partileri mültecilere yönelik ırkçı, yabancı düşmanı ve kışkırtıcı söylemlere meylederken, hükümet çözümlerini sağlam bir kamu diplomasisi kullanarak kamuoyuna açıklamalıdır. Türkiye’nin bu hassas mülteci sorununu Birleşmiş Milletler ve ABD ile işbirliği yaparak çözmeyi başaracağına inanıyorum.

Türk halkını ırkçı ve yabancı düşmanı söylemlerle kışkırtmak, ülkenin birlik ve bütünlüğüne zarar vermekten başka bir işe yaramaz. Mülteci sorununu akıllı bir siyasi duruş benimseyerek ve mültecilerin haklarına saygı duyarak çözmeliyiz.

Günlük Sabah Bülteni

Türkiye’de, bölgesinde ve dünyada olup bitenlerden haberdar olun.

İstediğiniz zaman abonelikten çıkabilirsiniz. Kaydolarak Kullanım Koşullarımızı ve Gizlilik Politikamızı kabul etmiş olursunuz. Bu site reCAPTCHA tarafından korunmaktadır ve Google Gizlilik Politikası ve Hizmet Şartları geçerlidir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir