Türkiye’nin Sudan’daki iddialı projesi tam bir fiyaskoya dönüştü

Türkiye’nin Sudan’daki iddialı projesi tam bir fiyaskoya dönüştü

Levent Keynes / Stockholm

Türkiye, 2014 yılından bu yana tarımsal gıda ihtiyacının büyük bir kısmını Sudan’da kiralık tarım arazileri oluşturarak karşılamayı planlıyor. Ancak Türkiye’ye henüz arazi tahsisi yapılmadığı için 2018 yılında proje için kurulan tarım şirketinde çalışan bulunmamaktadır.

Muhalefet, projenin akıbetinin belirsizliğini koruduğunu ve kamuoyu ile yeterince bilgi paylaşılmadığını iddia ederken, Türk hükümeti pilot çiftlik kurulacak 12.500 hektar ve özel yatırım için 780.500 hektar arazi kurulacağını belirtiyor. . 2019’da Sudan’da hükümet değişikliği ve pandemi nedeniyle Türk şirketlerine devredilmediğini, arazinin henüz kiralanmadığı için Sudanlılara herhangi bir ödeme yapılmadığını da sözlerine ekledi.

28 Nisan 2014 tarihinde Sudan ile Türkiye arasında 19 Kasım 2015 tarihinde yürürlüğe giren “Türkiye ile Sudan Arasında İkili Tarımsal İşbirliği ve Ortaklık Anlaşması” imzalanmıştır.

Anlaşma kapsamında Sudan’ın Abugota 1 bölgesinde 12.500 hektarlık arazi üzerinde pilot çiftlik işletecek ortak tarım şirketinin kurulması için hazırlıklara başlandı.

Türkiye Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM), pilot çiftlikte pamuk, soya fasulyesi, ayçiçeği, susam, buğday, mısır, şeker kamışı, bakla, yonca, domates, patlıcan, salatalık ve biber üretmeyi planladı.

Türk-Sudan Uluslararası Tarım ve Hayvancılık Vakfı, yüzde 80’i TİGEM’e, yüzde 20’si Sudan’a ait olmak üzere 2017 yılında kuruldu.

Türk-Sudan Uluslararası Tarım ve Hayvancılık Kurumu ticaret sicilinin depozitosu:

Sudan Tarım Şirketi

Başlangıç ​​sermayesi 10 milyon $ olacak ve bunun 8 milyon $’ı TİGEM tarafından sağlanacak ve kalan 2 milyon $’ı Sudan Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından sağlanacak.

Nordic Monitor, son yıllarda Türkiye Tarım Bakanlığı’ndan birkaç heyetin Sudan’ı ziyaret etmesine rağmen Türkiye’ye toprak tahsis edilmediğini öğrendi.

Ana muhalefetteki Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekili Bekir Başivirgin’e göre, deneme çiftliğinin kurulacağı arazi merkezi hükümetin değil, eyaletlerin veya aşiretlerin idaresi altında olacak. bachevergen, Türk heyetine teklif edilen araziler üzerinde köyler olduğunu ve bu köylerin ve köylülerin iş kurmak için ihtiyaçlarının karşılanması gerektiğinin Türk tarafının zaten bilgilendirildiğini söylüyor; Aksi takdirde köylülerin tarım arazilerini yağmalama tehlikesi vardı.

READ  Türkiye ile Pakistan arasında 3 haftalık ortak askeri tatbikatların sonuçlanması

İlginç bir detay ise, tarım uzmanlarının görüşlerini aktaran Türk basınında yer alan haberlere göre, Türk heyetine sunulan arazideki toprağın kalitesinin istenilen ürünlere, altyapıya ve sulama için gereken su miktarına uygun olmadığıdır. yetersizdi.

Eski Tarım Bakanı Bakır Pakdemirli (soldan ikinci) 2018 yılında Sudan’da tarım alanlarını ziyaret etti.

Bachvergen daha önce tarımsal ürünleri sürdürmek için yetersiz tesis ve depolama birimi olduğunu belirtmişti; traktörlerin ve tarım makinelerinin arızalanması durumunda tamir edilecek yedek parça yoktur; Ülkede ciddi güvenlik sorunları var. Çalışanlar, her an bir baskınla rehin alınma veya hatta öldürülme riskiyle karşı karşıyadır. “Kimsenin yatırım yapmadığı bu kadar çalkantılı bir ülkede neden böyle bir yatırım yaptık?” o Talep edilen.

Bu arada Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Abdel Fattah al-Burhan’ın geçtiğimiz Ağustos ayında Ankara’yı ziyaret etmesiyle birlikte Türkiye’nin Sudan’da arazi kiralaması yeniden gündeme geldi. Başkan Yardımcısı Fuad Oktay duyurmak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Al-Burhan’ın başkanlığında gerçekleştirilen görüşmeler sonucunda, projenin ilk etabı için Sudan’da 100.000 hektar (1 milyon dönüm) tarım arazisinin tahsis edilmesi konusunda mutabakata varıldı.

Oktay, “TİGEM pilot çiftlik projesiyle başlayan tarımsal üretimde işbirliği, Sudan’daki Türk işadamlarına önemli bir yatırım fırsatı sunarken aynı zamanda Sudan’a iş imkanları, tarımsal teknoloji ve gıda arz güvenliği sağlıyor.

Başivirgin, 5 Nisan’da Tarım Bakanı’na projenin durumunu, şirketin şu ana kadar ne gibi faaliyetlerde bulunduğunu ve yönetim kuruluna ödediği miktarı sorup yanıtsız bıraktı.

Bir diğer muhalif vekil Ei (İyi) partisinden Aytun Serai, şirketin 2020 itibariyle sadece bir çalışanı olduğunu, bir concierge olduğunu belirtti. Çıray’a göre aynı yıl altı yönetim kurulu üyesine 416.695 TL ödenmiştir.

7-62446 saniye

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir