Araştırmacılar yeni dizi trendinin diyaloğu teşvik edebileceğini söylüyor

Araştırmacılar yeni dizi trendinin diyaloğu teşvik edebileceğini söylüyor
Alperen Karaköse – Ankara

Araştırmacılara göre, Türk televizyonunda yeni bir trend yayılıyor; programlarda laik ve dini grupların buluşması giderek daha fazla anlatılıyor ve toplumun farklı kesimleri arasında potansiyel bir diyalog köprüsü görevi görüyor.

sınıf = “cf”>

Son diziler farklı sosyal grupların bir arada yaşamasını ve etkileşimlerini araştırıyor; bazı anlatılar önyargıları kırmayı hedeflerken diğerleri ciddi kutuplaşmayı yansıtıyor.

Leiden Üniversitesi'nde Türk edebiyatı ve televizyon dizileri alanında uzman profesör olan Petra de Bruijn, İstanbul'da düzenlenen bir etkinlikte Netflix, TRT ve özel yayıncılarda yayınlanan üç dizide laiklik ve din tasvirini inceledi.

Son zamanlarda ibadete yönelik TV dizilerinin hızla çoğaldığını vurguladı ve bunu televizyon endüstrisinde ortaya çıkan trendlere bağladı. Hürriyet Daily News'e “Dizide bazı modalar var” dedi.

De Burujin, önceki dönemlere çevre kültürü, özel polis güçleri veya tarihi şahsiyetlerin yer aldığı diziler hakimken, mevcut eğilimin laiklik ve din hikayelerine yöneldiğini söyledi.

“Popülerler, bu da yüksek reytingler aldıkları anlamına geliyor, bu da yapım şirketlerinin yatırım yapmasını ilginç kılıyor ve bunu yaparak toplumda bir tartışma yaratıyorlar” dedi.

sınıf = “cf”>

İstanbul Bilgi Üniversitesi'nden akademisyen Aylin Daxalkular'a göre, gelenek ve modernlik arasındaki karşıtlıkları tasvir eden önceki dizilerle birlikte son dönemde ibadet anlatılarına doğru yaşanan değişim, izleyicilerin genellikle hikayenin yönlendirdiği tarafı tercih ettiğini gördü.

Ancak son dizilerde izleyicilerin farklı bakış açılarını kabul etmelerine izin verildiğini söyledi.

De Bruyne ayrıca bu dizilerin herhangi bir grubu doğası gereği iyi veya kötü olarak sınıflandırmadığını da vurguladı. “[The series] Bunun yerine gerçekleşmesi gereken gruplar arası diyaloğu vurgulayın” dedi.

Dağsalgüler, bu konuların bugüne kadar ekrana gelmemiş olmasının gerçekçi olmadığını savunarak, bu tasvirlerin önemini yineledi.

“Çünkü hikayelerin bize ait olmasını ve toplumda olup bitenlerin etkisi olmasını istiyoruz” dedi.

READ  ABD-Türkiye ilişkileri: eski, yeni ve ödünç alınmış

“Yalılarda yaşayan, ne yaptığını bilmeden şirketlere gidip gelen erkek ve kadınların entrikalarını izlemek yerine, toplumdan başka önemli hikayelerin televizyon ekranlarında yer aldığını görüyorum.”

sınıf = “cf”>

Akademisyen, dizinin izleyicilerin “kendi sınıflarıyla yüzleşmeleri ve başkalarıyla empati kurmaları” açısından değerli olduğuna inanıyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir