Türkiye-İran ilişkileri kutlamalarının sonucu – uzman

Montreal Üniversitesi’nde İran ve Türkiye’nin çıkarlarına odaklanan doktora öğrencisi Vahid Yücesoy, Türkiye ile İran arasındaki ilişkilerin doruk noktasının geride kaldığını söyledi.

Ancak Yusesoy’un Ahval için hazırlanan “Türk Eğilimleri” adlı podcast programının sunucusu Nirvana Mahmud’a verdiği demeçte, Ankara ile Tahran’ın “çelişkili şartlarda” olduğu söylenemez.

Bölgede Arap olmayan iki ülke olarak Türkiye ve İran, Ortadoğu’da liderlik için bir savaş içindeler.

İran ve Türkiye’nin bölgesel politika konusundaki farklılıkları en çok Suriye’de belirgindir; burada Ankara, 2011’de başlayan bir iç savaşta Suriye muhalefetini desteklemektedir. İran, milis, finansman ve askeri uzmanlık sağlayarak Cumhurbaşkanı Beşar Esad hükümetini desteklemektedir.

Uzun süredir bölgesel rakipleri olan Türkiye ve İran arasındaki ilişkiler, 2016 yılında komşularının Suriye ihtilafını sona erdirmek için Rusya ile Astana Anlaşması imzalamasıyla iyileşmeye başladı.

Haziran 2020’de İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif Ankara’yı ziyaret ettiğinde Zarif, İran’ın Libya ihtilafında tercih edilen Türk tarafını destekleyeceğini kabul etti ve karşılığında Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD’yi İran’a uygulanan yaptırımları geri çekmeye çağırdı.

Mayıs 2018’de eski ABD Başkanı Donald Trump, ABD’nin dünya güçleriyle İran nükleer anlaşmasından çekilmesinin ardından İran’a ağır yaptırımlar uyguladı. Washington, İran’ın reddettiği bir iddiaya göre, İran’ın nükleer yetenekli füzeler elde etmek için çalıştığı konusunda ısrar ediyor.

Türkiye’nin İranlılar için vizesiz seyahat edebilecekleri ender ülkelerden biri olması nedeniyle çok önemli bir ülke olduğunu söyleyen Yücesoy, her yıl milyonlarca İranlının Türkiye’yi ziyaret ettiğini sözlerine ekledi.

Ziyaretçilerin yanı sıra yatırımlarını Türkiye’ye getiren ve 250 bin dolarlık yatırım karşılığında vatandaşlık satan Türk ekonomi programına katılan çok sayıda İranlı olduğunu da sözlerine ekledi.

READ  أجزاء المحرك المذهلة التي تطبعها بورش ثلاثية الأبعاد

Yücesoy, “İranlılar, Orta Doğu’da çok popüler olan bu programın en büyük katılımcıları, genellikle ülkede gayrimenkul satın alarak.” Dedi.

Yusesoy’a göre bu program, Erdoğan yönetiminin son dönemde mücadele eden Türkiye ekonomisine sermaye çekme yollarından biri.

Analist, “Para, İran’a uygulanan yaptırımların bir sonucu olarak Türkiye’ye gayrı resmi yollarla geliyor, ancak Türk ekonomisine katkıda bulunduğu sürece, Türk yetkililer bunu görmezden geliyor.” Dedi.

Yücesoy, İranlılar Türkiye’ye vizesiz seyahat edebildikleri için ülkenin aynı zamanda birçok İranlı mülteci (siyasi tutuklulardan muhaliflere veya LGBT aktivistlere) ve İran rejimiyle çatışma içindeki her türden vatandaş için popüler bir destinasyon olduğunu söyledi.

“Ancak bu muhaliflerden bazılarının Türkiye’de suikasta kurban gittiğini ve bazılarının orada hayatları tehlikede olmasına rağmen İran’a geri döndüğünü duyuyoruz.” Dedi.

Türkiye’de 2016’dan bu yana İranlı aktivistlere yönelik kaçırma, sınır dışı etme ve suikastlarda artış var.

Youjsoy, Türkiye’nin İranlı bir diplomatı tutuklamasına değinerek, bunun ikili ilişkilerde gerilime neden olduğunu söyledi.

Şubat ayında, Türk polisi, Kasım 2019’da İstanbul’da eski savunma yetkilisi Mesud Mevlevî Vardanjani’nin öldürülmesiyle ilgili olarak, İstanbul’daki İran konsolosluğunun bir çalışanı olan Mohammad Reza Nasir Zadeh’i tutukladı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir